"Fayt Klab"

Fight Club şüphesiz kendi hayran kitlesine sahip bir film ve günümüzde bir çok gencin yapmak istediği şeyler barındırıyor. Aslında yapamadığı desek daha doğru olur; zira bir çoğumuz bizi biz yapan şeyleri satın alabildiğimiz ve yenileriyle değiştirdiğimizde kendimizi yenilediğimizi falan düşünüyoruz. Şimdi, bu önermeyi bundan bir kaç yuzyıl önce yapsam kabul edilme olasılığı daha yüksek olurdu. Lakin, yaşadığımız çağda geçer akçe bu. olduğumuz kişiyi üretmek yerine satın almaya iten bir çok sebep var ve açıkçası kendi yaptıklarımız yalnızca kendimize benzeyeceği için çok da kabul görmüyor. Burada iki tercih var: Ya kendi liginizde oynayacaksınız ya da kümede kalacaksınız.

İnsan olmak zor cidden. Az önce yukarıda yazdığım şeyleri etraflı şekilde anlatmaya çalışsam birkaç sayfa yazmak zorunda kalabilirim. Evet evet, görünene göre düşünceyi fazla yoğun şekilde sunmuşum. Neyse zaten, fayt klab'cı olacaksak biz yazdığımız yazı da değiliz. Biz, faili olduğumuz fiilleriz (fil değil, fiil. tabi aklınıza beni getirriseniz bir file daha yakın olduğum gerçeğini gözardı etmeniz güç şekilde bu sürçmeye kurban gidebilirsiniz, hehe).

Neyse, budur. Bu defalık bu kadar laf salatası yeter ve artar diye düşünüyorum.

30 Nisan'da Taksim Crystal Otel'de Dissension sürüm öncesi turnuvası var. Gelin görüşelim. Detaylı bilgi için buraya bakabilirsiniz.

Muhteşem günler ve inanılmaz yarınlar dilerim.

Uzun Gecikmeyle Almanya Fotoğrafları

Üzerinden bir ay geçti ama ben ancak fotoğrafları ayıklayıp bir yere sabitlemeyi başardım. Bunlar, Almanya'da Dresden-Leipzig-Hannover arasında geçen bir kaç günün fotoğrafları. Lütfen "bu ne?, "şu ne?", "o ne?" diye sormayın. Bildiklerimi üzerlerine yazdım. Buradan indirebilirsiniz. CeBIT fotoğraflarım nerde derseniz, onları dergimizin sitesinde, bu adresten görebilirsiniz.

Hayat, Hikmeti Kendinden Menkul Kıymetler Borsası

"Hayat, hikmeti kendinden menkul kıymetlerin dönüp durduğu bir borsadan başka birşey değil. Herşeyin değerini biz biçiyoruz, etiketleyip raflara yerleştiriyoruz... Sonra da raftakileri pahalı buluyor, elimizdekilerin ise kıymetini bilemiyoruz. Herşey böyleyken, başkasına kızmak neden?"

Yani diyor ki yazar; insanlar hıyarlık yaptığı sürece poşetleri kasada tartılmaya devam edecek.

Eh, bir ara verdikten sonra ilginç bir giriş olsun istedim. Görünene göre oldu da. Neyse, budur.

Güzel günler dilerim.