"Fayt Klab"

Fight Club şüphesiz kendi hayran kitlesine sahip bir film ve günümüzde bir çok gencin yapmak istediği şeyler barındırıyor. Aslında yapamadığı desek daha doğru olur; zira bir çoğumuz bizi biz yapan şeyleri satın alabildiğimiz ve yenileriyle değiştirdiğimizde kendimizi yenilediğimizi falan düşünüyoruz. Şimdi, bu önermeyi bundan bir kaç yuzyıl önce yapsam kabul edilme olasılığı daha yüksek olurdu. Lakin, yaşadığımız çağda geçer akçe bu. olduğumuz kişiyi üretmek yerine satın almaya iten bir çok sebep var ve açıkçası kendi yaptıklarımız yalnızca kendimize benzeyeceği için çok da kabul görmüyor. Burada iki tercih var: Ya kendi liginizde oynayacaksınız ya da kümede kalacaksınız.

İnsan olmak zor cidden. Az önce yukarıda yazdığım şeyleri etraflı şekilde anlatmaya çalışsam birkaç sayfa yazmak zorunda kalabilirim. Evet evet, görünene göre düşünceyi fazla yoğun şekilde sunmuşum. Neyse zaten, fayt klab'cı olacaksak biz yazdığımız yazı da değiliz. Biz, faili olduğumuz fiilleriz (fil değil, fiil. tabi aklınıza beni getirriseniz bir file daha yakın olduğum gerçeğini gözardı etmeniz güç şekilde bu sürçmeye kurban gidebilirsiniz, hehe).

Neyse, budur. Bu defalık bu kadar laf salatası yeter ve artar diye düşünüyorum.

30 Nisan'da Taksim Crystal Otel'de Dissension sürüm öncesi turnuvası var. Gelin görüşelim. Detaylı bilgi için buraya bakabilirsiniz.

Muhteşem günler ve inanılmaz yarınlar dilerim.

Hiç yorum yok: