Tükendim Galiba



Hep böyle vakitlerde alıp gidiyor başını aklım, böyle vakitlerde aşık olasım geliyor sevimli bir yüze. Kucaklamak yeni birisini veya teskin için sarılmak eski sevgiliye. Bu vakitlerde geçiyorum kendimden daha dokunmadan kadehe, belli belirsiz idrak ederken anları. Bu aralarda tav oluyorum dediğini anlamasam bile tatlı bir dile. Hakim olamadığım akılla kendimden geçerken usulca, ne tükendim diyorum kendime, ne geçti elime hayata bağlandın da. Kopar gitsin gemlerini veya çöz bırak voltasını, ha gökten, ha denizden, bir şekilde karaya vurur sonunda.


Merhaba Yeni Yaşım





Her yeni adımda gördüklerim var
Niyetle sarılıp kesmez bir kaleme
Yavaşça giderken belki başka âleme
Akıl yetişirken bilemediğine, beden dar

Gözlerin gülebildiğini yeni öğrendim
Cümleler ağlarmış meğer yalnız kalınca
İnsan gibi, kaybolup satırların arasında
Bir başına gezinirken, buruk, yetim

Ağaçların derdi başkaymış meğer
Meyveyi derman bilirken binbir derde
Yapraklarmış aslında sırrına perde
Kopmasa da dalından, görmeye değer.

Dereler gönülsüz akarmış denize
Ben kavuşur diye umarken bir aşka
Kaygılarla sürüklenip başka başka
Ağıtlar yakarmış, her dalga bir dize

Kuşlarin ötmesi bile nedensiz değilmiş
Düşüp toprağa kursaklarda yem olup
İnerken köklerine arzulara gem vurup
Ölmek bir ağaçmış, huzur bir yemiş

Ne kırgınlık kalıyor zamanla ne hışım
Bilinmezlere yürürken adım adım
Kalır belki geriye suya yazdığım adım
Madem çıkıp geldin, merhaba yeni yaşım