Çay Önemli
Model - D5803 (Sony Xperia Z3 Compact)
DateTime - 2014:12:20 11:55:00
ExposureTime - 1/50 seconds
FNumber - 2.00
ISOSpeedRatings - 64
FocalLength - 4.60 mm
Love-torn
Pace up
to catch a lovely smile, worn
Likeness
of a shadowy bough, on a face
Born with
a touch of fey tenderness
Ways
part, left a life behind, love torn.
(to be continued; anyways alias Ayşenur might love this)
Bulsam da Bırakmasam Seni
Bir gün, bir gece,
Yaşanmamış bir anıyı
Koca bir ömür geçe,
Bir çıkmaz yolda, bir düşte,
Sevdasına geç kalmış bir gülüşte,
Dermansız derde verir gibi müjde;
Bulsam da bırakmasam seni
8 Eylül 2014, 00:43
Bazı insanlar gitse de çok özlersin. Özlem bitmez; ama istesen de bir araya gelemezsin; anılar depreşir korkarsın tekrar yok olurlar diye. Bu anlardan bir tanesinde, keşke mümkün olsa da yine, yeniden, hiç olmamış gibi başlamaya imkanım olsa derken yazıverdim. Üzülüyorum. Özlüyorum. En kötüsü de ne biliyor musun? Gittikçe daha fazla insan oluyorum.
Bir sabah uyanırsın
Bir sabah uyanırsın ses gelmez martılardan. Bir sabah sesi kesilmiştir serçelerin. Vapur ses vermez ta uzaktan. O sabah çıt çıkarmaz tereğin altındaki kumrular, kımıldamaz yapraklar.
Bir fişekle serilince yere, sözcükler tekrar gelmez dile. İçin içine, kan içine, gam içine dolar bekler.
Ya da sen uyurken biz umutla, titreyerek bekleriz başını; sen uyanmazsın sonra adın eş anlamlı olur mücadeleyle, biz de eğer uyanabilirsek bir başka sabah.
Vurulmuş başından belki yatıyor; ses yok, nefes yok. Dinlerken çığırdığı türküyü evvelden, neşeli halinden eser yok.
Böyle bu memleket, bir sabah uyanırsın olmadık güzellikler selamlar yattığın yerden. Bir sabah olur başka gün, uyanmasaydım dersin.
Hayat o ya, bir sabah olur, uyanamazsın, katilin gezerken omuzlarda...
Mordan Öte, Kızıldan Beri
Başka bir hayat
mümkün, burada ve şimdi değil belki. Başka insanlar, başka başka insanlıklar.
Mükemmel değiller hayallerimde bile, yine iki ileri bir geri. Mümkün elbette
yeni fırtınalar ve denizler, başka kıyıların açıklarında. Başka yağmurlarda
ıslanmak mümkün, başka bir gökkuşağı gibi: Mordan öte, kızıldan beri.
-
Elveda İstanbul
DateTime - 2014:05:30 07:44:36
ExposureTime - 1/5000 seconds
FNumber - 1.40
ExposureProgram - Aperture priority
ISOSpeedRatings - 100
FocalLength - 50.00 mm
Contrast - Hard
Saturation - Normal
Sharpness - Soft
Color Mode - B&W
Manual Focus
Sony Alpha 850 + Sony SAL-50F14
#diren
O son umudu arıyorsan
Ellerinden
kaçıp giden,
Arzuysa
yaşamaya dair
En
değerli şey yitirilen.
Ne
gülümsemenin kaldıysa tadı
Ne sevmenin, ne
sövmenin.
Zihninse artık bitap
düşüp
Bedeninden evvel pes
eden;
Sabrın sınırından
kaçıp da
Öfkenin girdabına
kapılan,
Yüzmeye çabaladıkça
dışına
Yorgunluktan
boğulan...
Ama varsa hâlâ bir
yüreğin
Durmadan, teklemeden
atan,
En derinde yatan
fikrinse
Kalbine, aklına güç
katan
Durma bir kenarda,
kalk
Bir kalem gibi bilen
Kuşan hakikati
beline,
Davanı senin kadar
iyi bilen
Haydi, gir koluna
kardeşinin
Mücadeleye hâlâ
kararlıysan
Tek bir şey demem
mümkün sana:
Sonuna
kadar diren.
Etiketler:
abdocan cömert,
ahmet atakan,
ali ismail korkmaz,
berkin elvan,
diren,
direngeziparkı,
direniş,
ethem sarısülük,
gezi parkı,
hasan ferit gedik,
medeni yıldırım,
mehmet ayvalıtaş
Tükendim Galiba
Hep böyle vakitlerde alıp gidiyor başını aklım, böyle vakitlerde aşık olasım geliyor sevimli bir yüze. Kucaklamak yeni birisini veya teskin için sarılmak eski sevgiliye. Bu vakitlerde geçiyorum kendimden daha dokunmadan kadehe, belli belirsiz idrak ederken anları. Bu aralarda tav oluyorum dediğini anlamasam bile tatlı bir dile. Hakim olamadığım akılla kendimden geçerken usulca, ne tükendim diyorum kendime, ne geçti elime hayata bağlandın da. Kopar gitsin gemlerini veya çöz bırak voltasını, ha gökten, ha denizden, bir şekilde karaya vurur sonunda.
Merhaba Yeni Yaşım
Her yeni
adımda gördüklerim var
Niyetle
sarılıp kesmez bir kaleme
Yavaşça giderken belki başka
âleme
Akıl
yetişirken bilemediğine, beden dar
Gözlerin
gülebildiğini yeni öğrendim
Cümleler
ağlarmış meğer yalnız kalınca
İnsan
gibi, kaybolup satırların arasında
Bir
başına gezinirken, buruk, yetim
Ağaçların
derdi başkaymış meğer
Meyveyi
derman bilirken binbir derde
Yapraklarmış
aslında sırrına perde
Kopmasa
da dalından, görmeye değer.
Dereler
gönülsüz akarmış denize
Ben
kavuşur diye umarken bir aşka
Kaygılarla sürüklenip başka başka
Ağıtlar yakarmış,
her dalga bir dize
Kuşlarin ötmesi bile
nedensiz değilmiş
Düşüp toprağa
kursaklarda yem olup
İnerken köklerine
arzulara gem vurup
Ölmek bir ağaçmış,
huzur bir yemiş
Ne kırgınlık kalıyor
zamanla ne hışım
Bilinmezlere
yürürken adım adım
Kalır belki geriye
suya yazdığım adım
Madem çıkıp geldin,
merhaba yeni yaşım
Zaferler
Yenik başlayıp hayata bilmem kaç sıfır geriden, ezilmiş, yitik, buruk, küskün
Sahte sevinçlerle bezedi hayatımı, puslu bir gökte ay, yıldızlar ve yüzün.
Yakaladığımdan beri kandırırken kendimi, kaptırıp da seline büsbütün,
Kendime karşı küçük zaferler kazanıyorum adını anmadığım her bir gün.
Elveda Berkin
Bugün bir çocuk öldü,
Katili malum.
En kirlinin elinden çıktı onu yere seren
Bir de namertin dilinden.
Ardına bakmadan,
Onursuz bir destana,
Şuursuz bir lafbaza kurban.
Çok Aliler Mehmetler Ayşeler öldü
Soysuzların elinden
Ama ilk defa bir adaşımdı
Gençliği yitip giden.
Dilimiz tutuldu usanmadan
Diren çocuk diyen,
Aklımız çıktı her an
Acaba şimdi nasıl diye soran.
Kurur mu kalpleri vicdansızın
Diye merak eden.
Bir biz mi kaldık insan,
Namussuza selam durmayan,
Biat etmeden hoyrat arzulara,
Vahşilere karşı yılmadan
Sıyrılıp hayat için,
Yeşerten umutları
Bunca katilin arasından?
2014.03.11
Deniz, Güneş, Martılar ve O
Kalkıp gitsem yine Akdeniz'de bir köşeye; yağmur yağmasa güneş açsa. Çeksem küreği mavilere, huzura doğru yavaşça; dalga değil sandalı yel alsa. Yatsam bir ağaç gölgesine, uzatsam elimi değse kumsala; ben sussam martılar konuşsa. Alıp başımı tek başıma giderim desem de uzaklara; yanımda bir de sen olsa.
Sahipsiz Tiratlar - Vazgeçmek Üzerine
Sanki ona hitap ediyormuşum gibi döndüm duvara ve biraz kızgınca söylenmeye başladım:
"Ne demek vazgeçtim? Ne demek artık kovalamak istemiyorum? İnsan sevgisinden vazgeçer mi? İnsan sevdiğinden vazgeçer mi? Ben senden vazgeçiyor muyum?"
Son cümlemle birlikte içime bir ağırlık çöktü.
"Evet vazgeçmiyorum senden sadece kendi kendime hayalini yaşasam bile. Sen kendine göre birisini bulana, yeni bir sevdada kendini kaybedene dek ben kendimi sende bulmaya devam edeceğim. Vazgeçmeyeceksin! İnsan sevgisinden vazgeçer mi? Ben senden vazgeçiyor muyum?"
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)