Tasan Kalmıyor...


Bazen ne kadar da derinliksiz gösterme çabasındayım kendimi diyorum kendi kendime. Sonra bakıyorum orada boğulma tehlikesi geçirecek tek kişi benim. Sığlaştırıp kendimi hayatımı kurtarıyorum sürekli. Gel bak burası boy, diyor gibi birisi ama adımımı attığım anda yarı belimde ayağımın altından çekilmeye başlıyor kumlar... Nedeni nasılı kalmıyor sonra hayatın... Her dalgada bu sefer nereden vuracak derken önce kum gidiyor derine, ayak kayıyor, düşüyorsun içine. Sonrasında, kafanı kaldırdığında vuruyor dalga yüzüne...

Nefesin kesiliyor, kendini kaybediyorsun. Tam doğrulacakken yine gidiyor kum ayağının altından daha derine ilerliyorsun. Tekrar doğrulma teşebbüsü tekrar bir dalga yüzüne vuruyor. Daha bir nefes alamadın! Kayıp gidiyorsun daha da derine. Nefes almak da istemiyorsun bir yerden sonra, kendini teslim ediyorsun denizde kaderine. Usulca boğuluyorsun, en huzurlu en tasasız şekilde. Kimse çekip de götürmezse, tutunacak bir el vermezse, hiç birine ihtiyacın kalmıyor az bir zaman içinde.

Hiç yorum yok: