Aşağıdaki metin, eğitim ve öğretim hayatımızda istesek de istemesek de önemli bir rol oynayan ÖSYM'nin ALES 2010 ilkbahar soru kitapçığında anlam hatası sorusu var:
(I) Son zamanlarda ülkemizde sıkça duyulan bir
kavram var: İnovasyon. (II) Türkçede tam karşılığı
olmayan bu sözcüğü dilimizdeki okunuşuyla
yazmamız gerekiyor. (III) Bu kavram, her alanda
“yeni”nin üretilmesi, özümsenmesi ve işletilmesi
anlamında kullanılıyor. (IV) Bireyin ve toplumun
gereksinimlerini karşılamak üzere yeni çözümler
üretme amaçlanıyor inovasyonda. (V) Araştırmalar
sonucunda geliştirilen yeni teknolojilerin kullanımı
ise inovasyonun temelini oluşturuyor.
kavram var: İnovasyon. (II) Türkçede tam karşılığı
olmayan bu sözcüğü dilimizdeki okunuşuyla
yazmamız gerekiyor. (III) Bu kavram, her alanda
“yeni”nin üretilmesi, özümsenmesi ve işletilmesi
anlamında kullanılıyor. (IV) Bireyin ve toplumun
gereksinimlerini karşılamak üzere yeni çözümler
üretme amaçlanıyor inovasyonda. (V) Araştırmalar
sonucunda geliştirilen yeni teknolojilerin kullanımı
ise inovasyonun temelini oluşturuyor.
Eh aslında soru kısmen doğru sayılır, ikinci cümle anlatım bozukluğu oluşturuyor. :)
Ecnebi sözcükleri olduğu gibi okuyunca iyi mi hissedersiniz? Ah kusuruma bakmayın, yoksa ikâmetgâha da rezidanz diyince farklılık yarattığını düşünen embesillerden misiniz?
2 yorum:
Beyefendi çok güzel yazmışınız ama ülke çapında bir zeka testi yapılsa nüfusun %80'i daha teste giremeden elenir. Ne yazık ki memleketimizde insanlar Türkçe bilmedikleri için oluşan açığı gavurca "laf" larla kapatmaya çalışmaktadır ki bu da vaziyetin ne denli acı ve aynı zamanda komik olduğunu göstermektedir. Otuz kelime ile Türkçe konuştuğunu zanneden sevgili Türk halkı zaten iletişim konusunda rekor bir başarısızlık göstermekteyken bir de bu yetmezmiş gibi daha kendi ana dilini konuşmaktan ve yazmaktan aciz halkımız yabancı dil özentiliğinde sınır tanımadan bildiği, bilmediği, tam manasının nerelere dayandığına dair en ufak bir fikri bile olmadan bütün yabancı kökenli kelimeleri kuramadığı cümlelerin içinde kullanmaktan çekinmeyecek kadar yüzsüzleşmiştir ne yazık ki.. Açıkçası böyle canlılarla aynı havayı solumaktan, aynı toprağa basmaktan ve aynı hayatı yaşamaktan utanıyorum...
Not: Yedisinden yetmişine her yaş grubundan sayısız insanın kullandığı "şey" kelimesi Farsça'da "eşya" anlamına gelmektedir. Herkesi adam edemem ama en azından bazılarına ne kadar geride olduğumuzu gösterebilirim...
türkçe konuşun beeee diye kocaman pankart açıp taksimde yürüyesim geldi birden :)
Yorum Gönder